İzmir, Narlıdere'de, arazi eğimin %50 seviyelerine çıktığı bir alanda, alışılmış çözümlerin dışında farklı bir yaklaşımla hayata geçirilen bir projenin tanıtım ofisi olarak planlanan yapı, bulunduğu çevre ile yarattığı gerilim ile dikkat çekmek üzere kurgulandı. Gecekondu bölgesinin dönüşümü ile karakter kazanan bölgede konumlanan yapının inşaatı 20 gün gibi kısa bir sürede tamamlandı.
Minimum hafriyat yaparak yapıyı yerleştirmenin öncelikli olması, geçici bir yapının doğal topoğrafyada kalıcı bir değişiklik yapmadan yer alması ana tasarım ilkesi olarak benimsendiği yapı, arsasına teğet geçerek konumlandı. Yapının işlevini gerçekleştirmesinin ardından kaldırılması düşünülüyor.
Yapı, aynı zamanda tanıtımı yapılan projenin çeşitli detay ve malzemelerinin denendiği bir platformdur. Bu yönüyle yüklenici firmanın yöntemlerini test imkânı sağlamış aynı zamanda ziyaretçilerine projeyi ve kullanılacak malzemeleri yerinde deneyimle imkanı sunmuştur.
İçinde yer alan işlevlere göre şekillenen yapı, 3 benzer kütlenin farklı açılara yönelen tekrarı ile biçim kazanıyor, deniz ve vadi manzarasına yönelerek manzarayı iç mekânın önemli bir bileşeni kılması, yapıyı saran ahşap güneş kırıcıların yarattığı ışık oyunları keyifli bir iç mekân deneyimi sunuyor. Ziyaretçileri bir mekânın içine girmenin ötesinde konumlandığı vadinin üzerine çıkmış hissine kapılması sağlayan yapı neredeyse tamamen cam duvarlardan oluşuyor.
Fotoğraflar: Erdal Gümüş
Projenin Yeri | Narlıdere - İzmir |
Toplam Inşaat Alanı | 134 m2 |
Tasarım Ekibi | Metin Kılıç, Dürrin Süer |
Proje Ekibi | Merih Feza Yıldırım, Serdar Uslubaş, Damla Duru, Ali Can Helvacıoğlu, Burak Bakö |
Proje Yılı | 2012 |